Medikal estetik
Medikal estetik tedavileri ile ilgili yanlış bilinenler kulaktan dolma bilgilerdir. Her geçen gün giderek popülerleşen estetik ameliyatlar yapılmadan önce bu yanlış bilgilerden korunmak için bir hekime danışmak önemlidir. Çünkü yanlış bilinenler ile ameliyat olmak sonrasında geri dönüşü olmayan yollara sebep olabilir. Estetik konusunda uzman olmayan kişilerin yanlış bilgilendirme yapması sonucu, hastalar geri dönüşü olmayan ameliyatlara girebiliyor.
Plastik Cerrahların Yapabileceği Sadece Estetik Ameliyattır
Estetik cerrahide doğru bilinen yanlışlar arasında plastik cerrahların yalnızca estetik ameliyat yapmalarıdır. Vücudun cilt, kas, iskelet ve cilt altındaki sorunların giderilmesinde eğitim gören plastik cerrahlar, çok geniş kapsamda ameliyatlara girerler. Bunlardan bazıları maksillofasiyal cerrahi, mikrocerrahi, el cerrahisi, travma cerrahisi, yanık tedavisi, kanser tedavisi, yatak yaralarının onarılması, kraniofasiyal cerrahidir.
Estetik Cerrahi Yapan Her Kişi Aynı Zamanda Plastik Cerrahtır
Plastik cerrahların sadece estetik ameliyat yapmaması gibi estetik cerrah yapan her kişi de plastik cerrah değildir. Buna örnek verilecek olursa kulak burun boğaz doktorlarının burun ameliyatı yapmasıdır. KBB doktorları, septoplasti denilen burun içerisindeki mekanik tıkanıkların giderilmesinin yanında kepçe kulak ameliyatlarından yüz germe ameliyatlarına kadar birçok cerrahi müdahalede bulunuyorlar. Bunun bir benzeri de göz hekimleridir. Göz kapağı estetiği günümüzde göz doktorları tarafından da yapılabiliyor.
Liposuction ameliyatları, saç ekimi, karın germe, meme küçültme ve meme büyütme gibi ameliyatlar da yine birçok hekim tarafından yapılabiliyor. Ancak tecrübesiz ve uzmanlık alanı olmayan hekimlerin bu cerrahi operasyonları yürütmesi hastalar açısından risk teşkil edilebiliyor.
Estetik Cerrahi Ameliyatlarında İzden Eser Kalmaz
Estetikte doğru bilinen yanlışlar arasında estetik cerrahi işlemler sonrasında iz kalmayacağıdır. Ameliyatın niteliği ne olursa olsun küçük bir cerrahi operasyonda bile iz kalması muhtemeldir. Cildin katlarının üzerinden bistüri ile geçilmesi veya lazer uygulaması sonrasında belli belirsiz izler kalır. İzlerin iyileşme süreciyse hastanın kendisine bağlıdır.
Dikişli yaraların iyileşme süreci daha hızlıdır. Açık yaralarda ise bu süre daha uzun sürebilir. Cildin tüm tabakalarında iyileşme süreci farklılık gösterir. Onarıcı hücrelerin bölgeyi onarması sonucu yaranın bulunduğu alandan uzaklaşması yaranın iyileşmesiyle sonuçlanır. Yüzde yüz bir iyileşme olması için genel olarak cerrahi müdahalenin ardından 1 yıl geçmesi gerekir.
Yara izlerinin görünürlüğü, cilt rengine göre de farklılık gösterir. Yara izi, ten rengine yaklaşırken ilk olarak pembe sonrasında mor ve kahverengi rengini alır. Sonrasında ise izin rengi ten rengine yaklaşır ve görünürlüğü giderek azalır. Bu izlerin görünürlüğü, ameliyatın yapıldığı mevsime göre de farklılık gösterir. Yazın yapılan ameliyatlarda güneş kremi kullanılmadığında güneşin etkisiyle yara izlerinin renginde koyulaşma görülebilir.
Yaz Aylarında Estetik Ameliyatı Yapılması Mümkün Değildir
Bahsedildiği gibi yaz aylarında güneş faktörü dikkate alındığında yara izlerinin daha geç iyileşeceği öngörülse de yaz aylarında estetik ameliyat yapılamayacağı doğru bilinen yanlışlardandır. Estetik ameliyatlarda, mevsimden ziyade kişi deniz tatiline gidecekse bu tatilden 1 ay öncesine kadar herhangi bir estetik ameliyat planlanması tavsiye edilmez. Yaz güneşinin kızarıklıklar üzerinde olumsuz etkilere sebep olması yaz aylarında estetik ameliyatının kesinlikle yapılamayacağını göstermez. Doktorun tavsiyesiyle etkili güneş kremleri kullanıldığında ve güneşten korunulduğunda yaz aylarında da estetik ameliyatları yapılabilmektedir.
Botoks Yılan Zehri Kullanılarak Yapılan Bir İşlemdir
Botoks ve dolgu ile ilgili bilinen yanlışlar da oldukça yaygındır. Özellikle botoksun yılan zehri olduğu halk arasında söylenmektedir. Botoks, yılan zehri değil Clostridium Botolinum denilen bir bakteridir. Yaşlanma belirtilerini yavaşlatan botoks işlemi, kırışıklıkların belirginliklerini azaltarak yüz görünümünü gençleştirir.
Bu işlemi yaptırdıktan sonra kaşların çatılmaması da kırışıklıkların derinleşmesini engelleyeceğinden doktorlar tarafından önerilmektedir. Botoks hakkında bilinen yanlışlardan biri yüz ifadesini dondurarak yapay bir görünüm oluşturmasıdır. Botoks, bunun aksine yüz kaslarının gevşemesini sağlayarak kırışıklıkların giderilmesine katkı sağlar. Yüz ifadesini dondurmaz ve yüz hareketlerini etkilemez. Yapay bir görünüm yaratmaması için uzman hekimler, doğal görünüm için botoks maddesini uygun seviyede enjekte ederler.
Dolgu hakkında halk arasında bilinen yanlışlardan biri ise dolgunun daimi bir çözüm olduğudur. Üstelik geri dönüşünün olmadığı da söylenmektedir. Dolgu maddelerinin etkileri geçicidir ve bir süre sonra etkisini yitirir. Bu işlem uygulanan bölgede yüz hatları düzeltilerek hacim kazandırılmaktadır. Tercih edilen dolgu maddesine göre etki süresi farklılık gösterir ancak kalıcı olmadığı kesindir.
Medikal estetik tedavileri ile ilgili daha fazla bilgi almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.